Vakıf Hakkında
Faruk Erem
Hümanist Dergi
Denizler

Diyalektik Ceza Yargılaması

Öldürmek Sanatı

Tutuklama Sebepleri

Orkideler

Faaliyetlerimiz

Mumyalama

Sağlık Köşesi

Karnak

Selçuk Güvercini

Kızıldeniz

Zeytinyağlı Kabak

Ön Kapak İçi

Arka Kapak İçi

Arka Kapak


Haberler
Gezelim Tanıyalım
Bize Yazın
Mithatpaşa Cad. No:66/6      Tel: 0312-419 38 65      Fax: 0312-419 76 25
 İ
Eski Mısırlılara göre ölüm Dünyadaki yaşamdan hemen hemen onun benzeri olan öbür dünyaya geçmekten başka bir şey değildi. Bu nedenle Mısırlılar eskiden bir bütünken geçici olarak birbirinden ayrılan insan kişiliğinin çeşitli öğelerinin ilerde yine birleşebilmelerini sağlamak üzere cesetleri bazı işlemlerden geçirmeye çalışmışlardır.

Mumyalama sanatı milâdın ilk yüzyıllarına kadar rahipler tarafından uygulanmıştır. Mumyalama komşu ülkelerden büyük masraflarla getirilen malzemelerle yapılırdı. Savaş ve karışıklık dönemlerinde bu maddelerin sağlanamayışı mumyalarda görülen kalite farklılıkların nedenidir. İçi boşaltılan ceset çeşitli kokulu maddeler ve reçinelerle doldurulur., daha sonra sargılama işlemine geçirilirdi. Kollar bacaklar ve parmaklar yüzlerce metre uzunluğunda çok ince ketenden yapılmış bezlerle sarılırdı.. Bundan sonra daha dayanıklı bezlerle kundaklanır ve paket haline getirilirdi. Bu sanduka tahta ya da taştan yapılmış iki yada üç sanduka içine konurdu. Bazı firavunların lâhitleri altından yapılır üzeri yarı değerli taşlarla süslenirdi (Tutankamonun lahdi ) Mumyanın kötü ruhlardan korunması için bantlar arasına muskalar, yaprak bezemeleri ve yazılar yerleştirilirdi.
Diğer bazı ülkelerde de mumyalar bulunmuştur. Üzerlerinde mumyalama ve tahnitle ilgili hiçbir işlem izi bulunmayan bu mumyaların bezlere sarıldıktan sonra dikkatle gömüldükleri sanılmaktadır. Bunların bozulmadan kalmış olması büyük olasılıkla tahnitten çok gömüldükleri toprağın niteliğinden kaynaklanmaktadır.

Mısır'da ölünün süslerinin zenginliği her dönem hırsız ve yağmacıların ilgisini çekmiş bu yüzden pek çok mumya yok edilmiş ya da zarar görmüştür. Hiç el değmemiş mumyaların en ünlülerinden biri firavun Tutankhamon'un mumyasıdır. 1922 de bulunan bu mumya insan bedeni biçiminde iç içe üç lâhide yerleştirilmiş bedeni som altınla kaplanıp her yanı az yada çok değerli taşlarla ve cam hamuruyla süslenmiştir. Firavun Ramses II nin mumyasıysa en iyi korunmuş mumyadır.

      klim ve toprağın çok kuru olduğu yerlerde gömülen o cesetlerde doğal olarak gerçekleşen mumyalama insanlık tarihi boyunca çeşitli toplumlar tarafından yapay olarak uygulanmıştır. Kolomb öncesi Amerika'da İnkalar ölen ünlü kişilerin bedenlerini sargılarla sararak korumuşlardır. Ekvator kızılderililerinden jivarolar düşmanlarının kafatası kemiklerini çıkardıktan sonra başlarını mumyalayıp normal boyutlarının dörtte birine küçültmüşlerdir Ama mumyalama işlemini asıl geliştirenler eski Mısırlılardır.