Vakıf Hakkında
Faruk Erem
Hümanist Dergi
Evcil Hayvanlarımız

Cezanın Çekilmesi ve Tekerrür

Başefendi

İki Dakika

At

Arkeolojik Kazılar

Faaliyetlerimiz

Ceza İnfaz İlminin Doğuşu

Sağlık Köşesi

Mozaik Sanatı

Gayzer

Havuç Çorbası

Ön Kapak İçi

Arka Kapak İçi

Arka Kapak


Haberler
Gezelim Tanıyalım
Bize Yazın
Mithatpaşa Cad. No:66/6      Tel: 0312-419 38 65      Fax: 0312-419 76 25
            ozaik: Türlü renklerde küçük küp biçiminde mermer, taş, smalt ya da pişmiş toprak parçalarının harçla tutturularak yan yana getirilmesiyle yapılan resim ya da bezeme olarak tarif edilebilir.

    Sanatta mozaik ilk kez ön tarih döneminde Mezopotamya'da (dört bin yıl sonunda Uruk'ta bir tapınakta görülmüştür. Siyah beyaz ve kırmızı geometrik desenler oluşturan) renkli başlı kil çivilerle süslenmiş yarı gömme sütunlar biçiminde rastlanır.
 M
    Mozaik yapımına Yunanistan'da başlandıysa da günümüze ulaşan en eski örnek çeşitli renklerde yassı çakıllarla yapılmış. Ollythos'taki zemin mozaikleridir. Roma'ya mozaik İskenderiyeli sanatçılar tarafından getirilmiştir. İtalya'da figürlü ve çok renkli olarak başlayan mozaikler daha sonra yerini siyah beyaz olarak yapılan geometrik düzenlemelere bırakmıştır. Kuzey Afrika'da özellikle Tunus Kartaca'da yapılan mozaikler figürlü ya da bitkisel motifli çok renkli dekordan yararlanmıştır. Önceleri klâsik mitolojiden alınan konulara gündelik gerçeklik esin kaynağı olmaya başladı.

    Bizans'ta duvar mozaiği mermer kaplamayı tamamlayan doğal bir öğe durumuna geldi. Düz bir zemin üzerinde yer alan parlak renkli figürler ve sahneler kabartma duygusu uyandırmaktaydı. Zaman içinde teknik gelişti üslûp renkler uyum kazandı ve kesinleşti. Daha sonraki mozaiklerde ise figürlerdeki katılık kalmamış altın yaldızlı zeminlerin yerini gerçek manzaralar almıştır.
    Bir süre ortadan kaybolan mozaik sanatı 971 de Kurtuba ulu camiinde yeniden ortaya çıkmıştır. Bu mozaikler de bu ülkede çalışmak ve Arap sanatçılar yetiştirmek için İspanya'ya çağrılmış Bizanslıların yapıtıdır. Çini süslemelerin yapılara egemen oluşuna kadar bu sanatçılar mozaik yapmayı sürdürdüler.

    Orta çağda yer döşemesi ve duvar resmi mozaiğe tercih edildi. Ancak bu sanat İtalya'da varlığını sürdürdü. Daha sonra mozaik sanatında gerileme dönemi başladı. 20. Yüzyılın başında betonun kuruluşuna bir çare olarak modern mimarlar tarafından kullanılınca yeniden moda oldu.

    Mozaik tekniği: Mozaik ya dolaysız yöntemle ya da karton patron yöntemiyle gerçekleştirilir. Dolaysız yöntem: mozaik sanatçısı çalışacağı yüzeyde ya da duvarda derin olmayan çukur oluşturduktan sonra buraya ince bir alçı tabakası döker bu yüzeye mozaik olarak gerçekleştireceği kompozisyonu çizer ve bunu renklendirir.
Daha sonra alçıyı parça parça  keser ve çıkardığı her parçanın yerine aynı renkte mermer pişmiş toprak ya da smalt bir küp yerleştirir. Bu küpleri esas maddesi alçı ya da macun olan bir bağlayıcı ile yapıştırır. Kompozisyonu tamamlayıncaya kadar bu işlemi sürdürür.

    Karton-patron yöntemi: Mozaik olarak gerçekleştirilecek kompozisyon bir karton levhaya çizilir ve küpler ön yüzleri kartona gelecek biçimde buraya yapıştırılır. Daha sonra bağlayıcı bir maddeyle kaplanmış olan mozaik yapılacak yüzeye küpler gömülür ve karton kaldırılır. Bu yöntemle taşınabilir panolarda yapılabiliyordu.

    Bizanslılar eski Yunan ve Roma mozaik sanatına şaşırtıcı güzellikte parıltı etkileri yaratan altın ya da gümüş yaldızlı küçük cam küpler eklemişler ve mozaik sanatına en parlak dönemi yaşatmışlardır. Türk sanatında mozaik tekniği uygulanmamış bunun yerine çini mozaik denilen bir uygulama tercih edilmiştir.